KARACİĞER NAKLİ
Karaciğer nakli kadavradan tam nakil ya da canlı bir donörden (vericiden) karaciğerin bir lobu alınacak şekilde yapılabilmektedir. Nakil karaciğerdeki atar damarlar-portal damar ve safra yolları alıcıdaki karşılıklarına anastomoz edilir (bağlanır). Bu anastomozlardan kaynaklı komplikasyonların tedavisinde girişimsel radyoloji ön plana çıkmaktadır.
Erken dönemde atardamar ve toplardamar anastomozlarına bağlı komplikasyonlar daha sık görülürken geç dönemde safa yolları anastomozuna bağlı komplikasyonla ön plana çıkmaktadır.
Atardamar ve toplardamar anastomoz komplikasyonlarının tedavisinde tekrar cerrahi uygulanması ve girişimsel radyolojik yöntemler kullanılabilmektedir. Bu tür damarlarda ortaya çıkabilecek erken pıhtı oluşumu (trombozu), damarlarda yırtılma (diseksiyon), yalancı veya gerçek damar balonlaşmaları (anevrizma ya da psödoanevrizma), darlıklar kapalı anjiografik yöntemlerle tedavi edilebilmekte ve nakil organın fonksiyonlarını devam ettirmesi sağlanmaktadır.
Safra yollarında oluşabilecek darlıklara bağlı safranın barsaklara akımında azalma olması sarılık gelişmesine, kolanjit adı verilen ve ağır seyredebilen safra yolları enfeksiyonuna yol açabilmektedir. Karaciğer nakilleri sonrasında % 20-25 oranında safra yolları darlıklarına rastlanabilmektedir.
Tedavide ciltten girilerek karaciğer içerisinden geçilir ve safra yollarına safranın normal akımını sağlayacak ince bir tüp yerleştirilir. Hasta kontrol seanslarına çağrılarak ihtiyaç halinde safra yollarının çeşitli yerlerinde ki darlık alanları balon şişirilerek ya da o bölgelere ablasyon dediğimiz yakma işlemleri uygulanarak genişletilmeye çalışılır. Ayrıca bazı darlık bölgelerine eriyen stentler yerleştirilebilir. Safra darlıklarının tedavisi birkaç seans sürebilmektedir.